Dursun Çiçek: İÇERDE BOŞ MU DURDUK SANIYORSUNUZ, ÇALIŞTIK, HERKES LİSTE HAZIRLIYOR.
2015 yılı Nisan Mayıs aylarında Harp Akademisi sosyal faaliyet grubumuz ve sorumlu öğretim üyemiz ile birlikte İstanbul’da bir haftasonu kahvaltısı organize etmiştik. Kahvaltı yaptığımız yerde CHP milletvekili Sayın Dursun Çiçek de oradaydı.
Komutanımızın tecrübelerinden faydalanmak maksadıyla masamıza davet ettik ve kendileri de bizi kırmayıp icabet ettiler. Masaya teşrifleriyle birlikte daha rahat konuşabilmek için eşlerimizi bahçeye gönderdik ve Komutanımız konuşmaya başladı.
“Teknoloji ve adalet konusunda zafiyetimiz var. Bu iki noktada kaybettik ve ediyoruz. Siz bizden teknoloji konusunda daha iyisiniz ama adli hususlarda halen eksiğimiz var. Biz mevzuatı ve haklarımızı bilmiyoruz. Herkes içeride 2 yıllık adalet üzerine eğitimler aldılar.” “Farkettik ki biz hiç birşey bilmiyormuşuz. Adamlar da bu açığı çok iyi kullanmışlar. Teknoloji konusunda da herşeyi karargahlardan alıp çıkardılar. Ruhumuz bile duymadı. Aramızda şerefsizler çok. Dikkat edin. O İŞLERİ YAPTIK. O İŞLER GERÇEKTİ YAPILMALIYDI YAPILDI!” dedi ve ekledi; “siz de gidince bunlara dikkat edin dedi. Öyle herşey için de yazılı emir istemeyin, kitlemeyin sistemi. Bu adamları da şüphelenirseniz sıkıştırın, tehdit edin ve dinlemezse de ÇEKİN İPİNİ! BİZ İÇERİDE BOŞ MU DURDUK SANIYORSUNUZ. ÇALIŞTIK. HERKES LİSTE HAZIRLIYOR.”
“ALLAH VAR BEN ŞÜPHELENDİKLERİMİ YAZMIYORUM AMA ŞÜPHELENDİKLERİNİ DAHİ YAZANLAR VAR. Ben emin değilsem yazmıyorum. Kimsenin günahını alamam.” İşte tam da bu nokta da bomba geldi! Sayın ÇİÇEK bu sözlerinden sonra, “ŞİMDİ BAK BİZDEN TALEP EDİYORLAR BUNLARI. BİZ DE VERİYORUZ!” diye ekledi. “Kime?” diye sorduğumda “MEVCUT İKTİDARA” dedi ve ben “TSK’ya yapılan bu oyunların arkasındaki güç onlar değil mi? Kalemizde bir gol gördük şimdi ikinci golü görmez miyiz, nasıl güveniyoruz?” dediğimde ise, “Bu adamlar onlarla çok yakındı. Bizden daha iyi tanırlar bunları. Biz tek başımıza yapamadık ve yapamayız da.
Şimdi bunlarla çalışmalıyız ki bu işi halledebilelim. SONRA GÜN GELİR KÖPRÜYÜ GEÇİNCE DURUM DEĞERLENDİRMESİ YAPARIZ” diye ifade etti.
Bu listeleri belirlerlerken kriterleri nelerdi, neye göre belirlediler o kişileri açıklamadı. Ama net olan birşey var ki o da birilerinin cezaevinde kendi kanaatlerine göre belirlediği sadece kişisel görüşlere dayalı verilere göre işlem yapıldı ve yapılıyor. PEKİ KÖPRÜYÜ GEÇTİK Mİ?GEÇMEDİYSEK NE ZAMAN GEÇERİZ?
Bu noktalar bilinmeyenleri olayın. Sayın Komutanım Dursun ÇİÇEK belki bu vesileyle listelerdeki bilimsel kriterleri ve listelerin kimlere teslim edildiğini anlatırlar? Kendisinin bilgi ve birikimine her zaman değer verdim. O diyorsa mutlaka doğrudur.
Ve belki de KÖPRÜYÜ GEÇİP GEÇMEDİĞİMİZİ DE söyler? Saygılarımla!..