Silivri Cezaevinde Bulunan MS Hastası Kurmay Albay Mustafa Özcan ÇAY’ın Durumu…

HASTALIK TANISI ​

Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 05/11/2014 tarihli Epikriz raporunda tespit edildiği üzere Mustafa Özcan ÇAY’ın Merkezi sinir sistemi (MS )hastalığı mevcuttur. (Rapor sayfanın sonunda.)

​Multipl Skleroz (MS) hastalığı, etkisini merkezi sinir sisteminde gösteren ve ataklarla kendini belli eden kronik sinir sistemi hastalığıdır. ​Kendisine MS hastalığı teşhisi konulduktan sonra Prof. Dr. Mefkure ERAKSOY’un gozetimimde 10 ay kadar duzenli şekilde kortizon tedavisi uygulanmış olup tutukluğuna kadar olan sürede tedavisine devam edilmistir.

2016 yılında tutuklandığı dönemde voleybol oynayabilecek kadar iyi bir duruda iken tutukluluk şartları ve tedavisinin yapilmamasi sebebiyle desteksiz yürüyemeyecek seviyede kötü duruma gelmiştir. MS hastalığının tek tedavi şekli kortizon verilerek sınır sisteminde oluşan hasarın kısmen düzeltilmesi olup gecirilen atağın acil müdahelesi gerekmektedir.

HASTALIĞIN SEYRİ VE SAĞLIK DURUMUNDAKİ GELİŞMELER ​

Tutukluluk halinden önce doktoru Prof. Dr. Mefkure ERAKSOY’un tedavi programını sıkıca takip ettiği için hastalık seyri iyiye doğru gitmekteydi ancak tutuklandığında MS hastası olduğunu ve ilaçlarını alması gerektiğini bildirmesine rağmen ilaçları kendisine verilmemiş olup, geçirdiği ataklara hiçbir müdahalede bulunulmamıştır. 2 sene ilaçları kendisine verilmemis olup geçirdiği ataklara hiçbir şekilde müdahele edilmemiştir.

Kendisinin doktor talepleri sürekli geri çevrilmiş, hastalığı görmezden gelinmiştir. E NABIZ üzerinde görüldüğü şekilde başlarda kontroller GENEL MUAYENE adı altında geçiştirilmiş, birçok dilekçesi gözardı edilmistir. (E-Nabız görüntüsü sayfanın sonunda)

Şu an tekerlekli sandalyaye mahkum hale gelmek üzere olup ancak tutunarak yada birilerinin yardımıyla yürüyebilmektedir.

Kendisi Rahatsdızlığından dolayi tuvalet problemleri yaşamakta olup idrar ve dışkısını tutamamaktadır. Yürüyemeyecek durumda olmasi, tuvalet problemleri hastaneye gidip gelme süreçlerini iskenceye çevirmiş ve hastalığının ilerlemesine sebep olmuştur.

Zaman ilerledikçe hastalığın seyri daha da kötüleşti. Kortizonda gecikildiği için tedaviler işe yaramadı. MS hastalığında yaşanan ataklar yavaş geliştiği için uzuv fonksiyonları yavaş yavaş etkisini yitirmeye başladı. Kampüs hastanesinde nörolog sabit olmadığından hastalığının ciddiyeti anlaşılamadı.

HASTANE ZİYARETLERİ VE KONULAN TANI SÜRECİ

Tedavisi geçiştirilen Mustafa Özcan’ın en son yürüyemez hale geldiği görüldüğünde önceden tedavi gördüğü Okmeydanı Eğitim ve Araştırma hastanesine sevk edilmiştir. Burada da yanlış doktor randevusu, kaydın önceden açılmaması , doktorun olmaması gibi sebeplerden dolayı birçok kez hiçbirşey yapılmadan geri dönülmüş, sadece gidip gelme eziyetine katlandığı durumlar yaşanmıştır.

Kasti olarak tedavi süreci baltalanmıştır.Bunca talepten sonra ancak Ağustos 2019 da ilk kortizol olarak En son kampüs içindeki kurul 10 günlük yatarak kortizon tedavisi uygulanmasına karar vermiş olup tedavi yapılmıştır. Fakat sonuçta bir faydası görülmemistir. Bu tedaviden sonra çekilen MR’larda yeni atak tespit edilememiş ancak kendisi sürekli direnç kaybı yaşamıştır. Bu dönemde sol ayağı sağdan daha kötü hale geldi. Kampüs hastanesinde fizik tedavi alması gerekiyordu ancak bu tedavi ısrarlı dilekçelerine rağmen uygulanmadı. Senede 4 defa alması gereken fizik tedavisi hiç uygulanmadı. Sadece destekleyici tedavi olarak 14 Şubat 2020’de iki baston verildi.

2020 yılından itibaren kurum doktoru Mustafa Özcan ÇAY’ı Bağcılar Devlet Hastanesine sevk etmeye başladı. Ancak ilk randevuya yanlış günde gidildiği için muayene olunamadı. Ardından pandemi süreci temmuz ayına kadar hastaneye gidilememiştir . Ardından tekrardan yaptığı başvurular sonucu Bağcılar’a sevki yapıldı. Bu sevk İnfaz Hâkimliği’ne yaptığı başvuruların birinden sonra kuruma durumumun sorulmasıyla yapıldı. MR sonuçlarından sonra Bağcılardaki doktor tedavi için kurum doktoruna tavsiyelerini yazdı. Ancak kampus hastanesinde teknik yeterlilik olmadığı için Silivri Devlet Hastanesine sevk edildi. Orada da tedavisinin daha iyi bir hastanede olması yönünde kurul kararı alındı. Tekrar Bağcılara sevki yapıldı.

2020 Ekim ayında Bağcılar Devlet Hastanesi’ne tekrar götürüldüğünde nörolog hasta için yapacak pek bir şeyin kalmadığını, elindeki tedaviyi yapsa da işe yaramayacağını ifade etmiş ve İmuran ilacının dozunu artırmış ve kortizon tedavisi vermiştir. Bu kortizon da Kasım ayı içinde uygulanmış ancak çok az etkili olmuştur. Bu sıkıntıların yanında Covid salgını sebebiyle Mustafa Özcan ÇAY son 4 aydır karantina koğuşunda ve koğuştakiler sürekli değişiyor. Aynı koğuşta sürekli ona yardımcı olması için bir arkadaşı bulunuyor.

Koğuşu değişse de tek başına hayatını idame ettiremeyeceği için birisi de onunla birlikte gönderiliyor. Cezaevi WC’leri alaturka olduğu ve kendisi tekerlekli sandalyede olduğu için ancak ortası delinen plastik sandalyeye oturtularak bu ihtiyacını giderebilmektedir. Ayakta durmakta zorlanmakta ve hiçbir işini tek başıma halledememektedir.

Yemek almak, ayakta beklemek, tekerlekli sandalyede yemeği tabakta taşımak, çay içmek, su içmek yapamadığı işlerden bazıları. Yazdığı dilekçelerde kendisi durumunu şu şekilde aktarıyor: “Şuanda hiçbir işimi kendim yapamıyorum. En büyük sıkıntı ise bu kadar insanın içinde kendi ihtiyacımımı bile gideremem. Altım bezleniyor ve sonda takılı durumdayım..Yemeğimi yiyemiyor, su bile içemiyorum.”

HASTALIK KAPSAMINDA YAPILAN MÜRAACATLAR VE ÖZETLERİ ​

Bu süreçte eşinin ve kendisinin onlarca kez ilgili kurumlara yaptığı müracatlar sonuçsuz kalmıştır. Kronolojik sıralama;

– İnfaz savcılığına 4 KASIM 2019 tarihli dilekçe özetle; ​Kendisine MS hastalığı teşhisi konulduktan sonra Prof. Dr. Mefkure ERAKSOY’un gözetimimde 10 ay kadar düzenli şekilde kortizon tedavisi uygulanmış olup tutukluğuna kadar olan sürede tedavisine devam edilmistir.

2016 yılında tutuklandığı dönemde voleybol oynayabilecek kadar iyi bir durumda iken tutukluluk şartları ve tedavisinin yapılmaması sebebiyle desteksiz yürüyemeyecek seviyede kötü duruma gelmiştir.

​05/08/2019 tarihinde ve 27/09/2019 tarihlerinde Mustafa Özcan ÇAY tarafından aynı zamanda farklı tarihlerde avukatları vasıtasıyla dilekçeler yazılmış ancak ilgili makamlar olumlu yada olumsuz herhangi bir dönüş yapmamıştır.

3 yılda ancak 15 gün kortizon tedavisi alabilmiştir. Bu sebeple çok az sayıda doktorla görüşebilmiştir ​Verilen 50 ye yakın dilekçe sonucu 10 ayda 25 ten fazla hastaneye sevk gerçekleşmiş ancak burda da ya randevu yanlış alınmış ya kayıt yapılması unutulmuş veya çeşitli sebeplerle iptal edilmiş, bir kısmı da tahlil istekleriyle geçmiştir. Resmen sistematik birşekilde tedavi olması önlenmiştir. ​Ayrıca idrar kaçırma problemi ile alakalı Okmeydanı Devlet hastanesine gidilmiş gerekli tetkikler yapılmış ve sonuçlarına ulaşılmasına rağmen yine tedaviye başlatılmamıştır.

– SİLİVRİ NÖBETÇİ İNFAZ HAKİMLİĞİNE 23 kasım2019 tarihli dilekçe özetle; ​Mustafa Özcan ÇAY ın Silivri 3 Nolu Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu olduğu ve Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 05/11/2014 tarihli epikriz raporundan da anlaşılabileceği gibi Merkezi sinir sistemi (MS )hastalığı mevcuttur.

Hasta için tutukluluk durumundan sonra 2 yıla yakın sürede ilaçları verilmemiş olup ard arda geçirdiği ataklara hiçbir şekilde müdahele edilmemiştir. Cezaevi yönetimine ve yargılamanın yapıldığı mahkemeye defaten ayrıntılı dilekçeler iletilmiş fakat hiçbir sonuç alınamamıştır. Yoğun talep edilmesi üzerine uzun bir süre sonra doktor kontrollerine götürülmüş ve ilk tedavisinin yapıldığı Okmeydanı Eğitim ve Araştırma hastanesine sevkedilmiştir. Ancak burda da yine doktorun olmaması yanlış randevu gibi sebeplerle tedavisi engellenmiştir. ​

En son 30/10/2019 tarihinde Okmeydanı Eğitim ve Araştırma hastanesi tarafindan verilen 5 günlük tedavi Silivri C.İ.K. Kampüs hastanesi tarafından 10 güne çıkartılmış ve uygulanmış olmasına rağmen desteksiz yürüyebilecek seviyeye getirilememis ve sakatlık kalıcı hale gelmistir.

– ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE 17 Mart 2020 tarihli dilekçede; Çayın MS hastası olduğu ve Covid sebebiyle kendisinin riskli hasta grubuna girdiği belirtilmiş, bunla alakalı tedbir alınması gerektiği vurgulanmıştır. Mustafa Özcan ÇAY ‘in kronik hastalıklarının bulunduğu, hastalığının tedavisi icin bagışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullandığı ve cezaevinde yeterince hijyen koşulları sağlanmadan kalabalık koğuş ortamda tutulduğu bilinmektedir. Bu durumda Coronavirüsünün bulaşması açısından Mustafa Özcan ÇAY ‘in yüksek risk altında olduğu açıkça belirtilmiştir. ​

Mustafa Özcan ÇAY ‘in, MS hastalığının bulunduğu, bu hastalığının tüm vücut fonksiyonlarını %90 oranında engellediği , Coronavirüsünün solunum salgıları yoluyla bileinsanlara bulaştığı, hastalığın bu şekilde insandan insana bulaşması için 1 metreden daha yakın temasın yeterli olduğu, Mustafa Özcan ÇAY ‘a hastalığın bulaşmaması için kalabalık ortamlarda bulunmaması ve yeterli hijyenin sağlandığı yerde tutulması gerektiği belirtilmiştir.

Diğer başvurular:

01.06.2020 CİMER başvurusu,

18.03.2020 CİMER başvurusu,

29.03.2020 frm-665552 nolu formla Milliyetçi Hareket Partisine başvuru,

Mayıs 2020 yılında AK Parti Başkanlığına sözel kişisel başvuru,

17.05.2020 cp@ohchr.gov mail adresine M. Özcan Çay’ın durumunu anlatır yazı (Birleşmiş Milletler İnsan Haklarına),

17.05.2020 commissioner@coe.int mail adresine M. Özcan Çay’ın durumunu anlatır yazı (Avrupa Konseyi)

17.03.2020 Adalet Bakanlığı Ceza ve Tekif evi Genel Müdürlüğüne başvuru,

2019 Aralık ayında Silivri İnfaz Hakimliğine başvuru,

2020 Mart Silivri İnfaz Hakimliğine 26. Ağır Ceza Mahkemesine basvuru,

Anayasa Mahkemesine başvuru,

TBMM milletvekillerine kişisel başvuru,

Mart 2020 Sağlık Bakanlığına başvuru,

CHP Milletvekillerine başvuru.

GELİNEN AŞAMADA HASTAYI BEKLEYEN SÜREÇ VE GÖRMESİ GEREKEN TEDAVİLER NASIL VE NEREDE OLMALI NELER YAPILMALI ​

Özcan’ın MS hastalığındaki seyri gözlendiğinde ilk başlarda geçirdikleri ataklarda almış olduğu kortizon tedavisi sonucu kendini toparlayabilmekteydi, daha sonra gelişen ataklarda kalıcı bir hasar bırakarak yürüme yetisini yavaş yavaş yitirmeye başladı.

En son geçirmiş olduğu atak sonrasında artık tekerlekli sandalyeyle hayatını devam ettirmekte olup yatalak noktasına gelmiştir. Bundan sonra geçireceği bir atak hastalığın serinden dolayı ölümle sonuçlanacaktır.

MS hastası olduğu E-Nabız üzerinde gözükmekle birlikte Prof. dr. Mefkure Eraksoy’un reçetelerinde de MS tanısı gözükmektedir. Okmeydanı hastanesinde epikriz raporunda ihtimaller üzerinde araştırma yapıldığı için MS tanısı görülmemektedir.

Halen başkaca bir raporu da bulunmamaktadır. ​Hastalığı tedavi edilmediği takdirde , seyrinin kötü yönde aşama aşama gerçekleşmesi görülmesine rağmen, 20 /01 /2020 tarihli Silivri 2. İnfaz Hakimliği hükümlünün tedavisinde aksama olmadığına kanaat getirerek şikayetlerin Reddine karar vermiştir. (Karar Sayfanın sonunda).

​Yine aynı şekilde 29/09/2020 tarihinde Anayasa Mahkemesine yapılan başvuru sonucunda mahkemenin kararı , başvurucunun sağlık hizmetlerine erişim imkânına sahip olduğu, hastaneye sevkinin sağlandığı gözeterek, maddi manevi ciddi bir tehlikenin olmadığını iddaa etmiştir . ​(Karar sayfanın sonunda mevcuttur).

Mustafa Çay 3 senede sadece 15 gün kortizon tedavisi alabilmiştir. Diğer yapılan tedaviler sadece günü kurtarmak adına, ağrıkesici gibi ilaçların verilmeSi şeklinde gerçekleşmiş ya da detaylıca bahsedildiği gibi hastane hastane gezdirilerek , yanlış randevular alınarak, doktorun olmadığı günlerde gidilerek yada MS ile ilgilenmeyen Nörologlara gidilmesiyle süreç uzatıldıkça uzatılmıştır. ​

Gelinen durum ortadadır; Mustafa Özcan ÇAY şu anda tekerlekli sandalyeye muhtaç ve yatalak durumda ve kendi ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Buna rağmen Anayasa Mahkemesi sağlık hizmetlerine erişim imkanından bahsetmektedir. ​

– Hali hazırda gelinen durumda Mustafa Özcan ÇAY ‘ın içinde bulunduğu ağır hastalık ve engellilik durumu nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını idame ettiremeyeceği gözetilerek; tutukluluk halinin veya cezasının infazının 5275 sayılı Kanunun 16.maddesi uyarınca ertelenmeli, bu hususta gerekli işlemler derhal başlatılmalıdır. ​

– Korona virüsünün solunum salgıları yoluyla bile insanlara bulaştığı, hastalığın bu şekilde insandan insana bulaşması için 1 metreden daha yakın temasın yeterli olduğu, Mustafa Özcan’a hastalığın bulaşmaması için kalabalık ortamlarda bulunmaması ve yeterli hijyenin sağlandığı yerde tutulması gerektiği, mevcut durumda Coronavirüsünün bulaşması açısından Mustafa Özcan ÇAY ‘ın yüksek risk altında olduğu anlaşılmakla; Mustafa Özcan ÇAY ve benzer konumda olan tutuklular ile hükümlülerin belirli adli kontrol yükümlülükleri kapsamında salıverilmeleri amacıyla gerekli yasal düzenlemenin yapılması için Adalet Bakanlığına teklifte bulunulmasını, bu konuyla ilgili olarak tüzük tasarılarının ve yönetmeliklerin hazırlanmasını ve konunun takip edilmesi acil zaruret halini dönüşmüştür.

Raporlar:

EPİKRİZ RAPORU
E NABIZ sayfası
Silivri 2. İnfaz Hakimliği Kararı
Silivri 2. İnfaz Hakimliği Kararı
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *