15 Temmuz Sıkıyönetim Direktifinin Yaşar BÜYÜKANIT ile Ne İlgisi Var?

KENAN AKIN

15 Temmuz davaları kapsamında darbe girişimine dair delil olarak sunulan en önemli belgelerden birisi Sıkıyönetim Direktifiydi. Son zamanlarda ulaşılan bulgular sayesinde bu direktifin Erdoğan ve ortaklık ettiği gruplar tarafından oluşturulduğu anlaşıldı. Bu bulgular ışığında Sıkıyönetim Direktifi, 15 Temmuz’un Erdoğan ve ortaklarının hazırladığı bir kumpas olduğunu gösteren ilk yazılı kanıt sayılabilir. Fakat, Sıkıyönetim Direktifi’nin ifşa ettiği tek olay 15 Temmuz kumpası değil. Bu direktif mevcut verilere göre aynı zamanda 2008 darbe girişiminin de yeni yazılı kanıtı

Öncelikle Sıkıyönetim Direktifinin Erdoğan ve ortaklık ettiği gruplarca hazırlandığını kanıtlayan bulgulara bakalım. 

* Sıkıyönetim Direktifi, olaydan önce AKP ve ortaklık ettiği gruplar tarafından hazırlandı. 2 Ekim 2019 tarihli Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanık Muharrem Köse tarafından Sıkıyönetim Direktifinin yargılanan askerler değil, fişleme yapan grup tarafından oluşturulduğunu gösteren tespit paylaşıldı.(1) Tespite göre mahkemeye sunulan fişleme listesi ile 15 Temmuz akşamı yayınlanan Sıkıyönetim Direktifinin EK-B’sinde aynı hatalar mevcut. Bu durum, her iki belgenin de aynı el tarafından hazırlandığını somut şekilde ispatlıyor. Dolayısıyla, mesajın Erdoğan ve ortaklık ettiği gruplar tarafından hazırlandığı anlaşılıyor. Bu tespit aynı zamanda mesajın Yaşar Güler emriyle çekildiği yönündeki ifadeleri de doğruluyor. Aşağıdaki görsellerde bahse konu fişleme listesiyle Köse’nin ifadesinin basında yer bulan kısmı görünüyor.

https://www-tr724-com.cdn.ampproject.org/i/s/www.tr724.com/wp-content/uploads/2019/11/62402EA9-23B6-4F84-97C2-D0152D2F6A17.jpeg

* Sıkıyönetim Direktifi Yaşar Güler’in emriyle çekildi. Yaşar Güler, olay günü emir subayı Binbaşı Mehmet Akkurt’a direktifi içeren CD’yi vererek mesajın çekilmesini emrediyor. Akkurt ise bu CD’yi ve Yaşar Güler’in emrini General/Amiral Şube Müdürü Kurmay Albay Cemil Turhan’a iletiyor ve mesaj böylelikle çekiliyor. Mesajın çekilmesini Yaşar Güler’in emrettiğinin doğrudan şahidi olan Mehmet Akkurt, olay günü şehit edildi.(2) Böylece 15 Temmuz’un gerçek faillerine ulaşılmasını sağlayacak iki şahitten biri ortadan kaldırılmış oldu. Diğer şahit ise yine olay günü şehit edilen General Semih Terzi’ydi. Mesajın çekilmesini emreden kişinin Yaşar Güler olduğunu ortaya çıkartan ise Cemil Turhan’ın ifadesi.

* Sıkıyönetim Direktifi tasfiye edilmek istenen generallerin ve askerlerin darbe girişimiyle suçlanabilmesi maksadıyla hazırlandı. Ergenekon zanlısı Dursun Çiçek itiraf niteliğindeki bir açıklamasında, 15 Temmuz’dan bir hafta önce bir arkadaşının Askeri Şura’da 600 civarında askerin atılacağını ya da emekli edileceğini, sonra da darbe teşebbüsünden tutuklanıp, hesap vereceklerini söylediğini belirtiyor.(3) Bu itiraf, Dursun Çiçek’in bağlantılı olduğu örgütün tasfiye edilmek istenilen askerleri suçlu göstermek için bir plan hazırladığını gösteriyor. Peki, bu askerlerin ortada bir şey yokken darbeyle suçlanmasını sağlayacak olan neydi? Muhtemelen bu sorunun iki cevabı var; birincisi 15 Temmuz kumpası, diğeri ise Sıkıyönetim Direktifi. 

15 Temmuz’da TSK’da planlanan hareketlenme gerçekleştirilemeseydi dahi Sıkıyönetim Direktifi sayesinde planlanan tasfiyeler büyük oranda gerçekleştirilebilirdi. Aynı zamanda direktif gerçek bir darbenin amacına aykırı olarak olaylar başlamadan önce Bakanlıklara adreslenmişti. Bu hususlar, direktifin davalara kanıt oluşturmak için sipariş üzerine hazırlanan bir mesaj olduğunu gösteriyor. Anlaşılan mesaj Bakanlıklara gönderilerek ihtiyaç duyulan kanıt, yani sipariş yerine ulaştırılmış oldu.

Yukarıdaki tespitler Sıkıyönetim Direktifinin Erdoğan ve ortaklarıyla ilgisini açık şekilde ortaya koyuyor. Mevcut durumda Sıkıyönetim Direktifi’nin kurumlarda fişlemeleri yapan yasadışı bir yapılanma tarafından oluşturulduğu ispatlanmış durumda. Direktife yönelik dijital incelemelere göre ise bu yapılanmanın Sıkıyönetim Direktifiyle ilgili olduğu tek tarih 15 Temmuz değil. 

Hatırlanacağı üzere 7 Kasım 2016’da Sıkıyönetim Direktifinin dijital incelemesine yönelik bilirkişi raporu tamamlanmıştı.(4) Rapora göre sadece “Yurtta Sulh Konseyi Başkanı” imzalı olan sıkıyönetim direktifinin word belgesine ilişkin tespitler şöyleydi :  

– Word belgesinin 61836_0905_02 kulanıcısı tarafından oluşturulmuş, 

– Son kaydeden Hüseyin Ömür (Topçu Bçvş), 

– İçerik oluşturma tarihi12 Mart 2008 saat 11.58,

– Son kaydetme tarihi 15 Temmuz 2016 saat 22.15,

– Son yazdırma tarihi 14 Mart 2008 saat 14.38.

İmza hanesinde Hulusi Akar’ın isminin yer aldığı dokümana yönelik tespitler ise şu şekildeydi :

– Belgenin 61836_0905_02 kullanıcısı tarafından oluşturulmuş,

– Son kaydeden bilgisi “hedef”,

– İçerik oluşturma tarihi 12 Mart 2008 saat 11.58,

– Son kaydetme tarihi 16 Temmuz 2016 saat 01.36,

– Son yazdırma tarihi 14 Mart 2008 saat 14.38.

İki belgeye yönelik incelemede de ilk bakışta hemen dikkati çeken bir husus mevcut; içerik oluşturma ve son yazdırma tarihleri. Mesajların oluşturulma tarihlerinin 12 Mart 2008 ve yazdırma tarihlerinin 14 Mart 2008 olması oldukça ilginç, çünkü bu tarihlerde gerçek bir darbe girişimi yaşandığı iddia edilmişti.(5)

14 Mart 2008, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından AKP’nin “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” gerekçesiyle kapatılması ile Erdoğan ve Abdullah Gül dahil 71 kişinin 5 yıl süre ile siyasetten uzaklaştırılması istemiyle hazırladığı iddianameyi Anayasa Mahkemesine sunduğu tarih.(6) Bahse konu kapatma davasının bir darbe girişiminin parçası olduğu iddianamelerde yer almıştı. Darbe girişiminin lideri olarak suçlanan isim ise Yaşar Büyükanıttı.(7) Fakat iddiaların bir kumpas olduğu iddia edildi ve olayın üzeri kapatıldı.

CD’de yer alan ve 15 Temmuz’da çekilen Sıkıyönetim Direktifinin ilk olarak 12 Mart 2008’de hazırlanmış olması, bu mesajın Yaşar Büyükanıt’a atfedilen darbe girişimiyle bir ilgisi olabileceğini gösteriyor. Mesajın bu tarihte oluşturulmasının tek mantıklı açıklaması olabilir, o da mesajın ilk olarak 2008 Mart’ında planlanan askeri darbe için hazırlanmış olması. O halde 15 Temmuz’da görülen Sıkıyönetim Direktifi aslında 2008 yılında planlanan darbe için hazırlanmış olan direktifin ta kendisi olmalı.

Bu noktada dijital belgelerin bilgileri üzerinde oynama yapılmış olabileceği ihtimali akla geliyor. Fakat, Sıkıyönetim Direktifini hazırlayanlar Erdoğan’a müzahir gruplar olduğu ve CD’nin kontrolü süreç boyunca bu gruplarda bulunduğu için, bu belgeler üzerinde kendi aleyhlerinde oynama yaptıklarını düşünmek gerçekçi olmaz. İlaveten, fişleme listelerini hatalarıyla birlikte direktife dahil edecek kadar özgüven sahibi oldukları, dolayısıyla belgelerin dijitalleri üzerinde bir oynamaya ihtiyaç duymayacakları ortada.

Dolayısıyla CD’den elde edilen Sıkıyönetim Direktifine ait veriler iki çıkarımı ortaya koyuyor. Birincisi, mesajın dijital incelemesi Yaşar Büyükanıt döneminde bir askeri darbe için hazırlık yapıldığı iddialarını doğruluyor. İkincisi, 15 Temmuz kumpasını hazırlayan örgütlenme ile Mart 2008’de darbe hazırlığı yapan örgütlenmenin aynı yapının emrinde olduğu ortaya çıkıyor.

Kısaca, 15 Temmuz’da çekilen Sıkıyönetim Direktifi’nin fişlemeleri yapan grup tarafından hazırlandığı ispat edilmiş durumda. CD’den elde edilen verilere göre ise, Sıkıyönetim Direktifi Yaşar Büyükanıt döneminde askeri darbe için hazırlandığı anlaşılan direktif üzerinden oluşturulmuş. Dolayısıyla 15 Temmuz olayları Erdoğan ve ortakları tarafından hazırlanan bir kumpas. Arka planı ise Yaşar Büyükanıt dönemine kadar uzanıyor. 

Son olarak, Yaşar Büyükanıt’ın taşıdığı sırlarla birlikte hayata veda ettiği düşünülebilir. Fakat görünen o ki, “gerçeklerin üzeri toprakla örtülmüyor”..

KAYNAKLAR :

(1) Kritik isimler için sona doğru, https://odatv.com/bu-adamlar-idamla-yargilaniyor-22101910.html, 15 Kasım 2019.

(2) Darbe girişimi Genelkurmay karargahında yönetilmiyordu’, https://www.aydinlik.com.tr/turkiye/2017-mayis/darbe-girisimi-genelkurmay-karargahinda-yonetilmiyordu, 20 Kasım 2019.

(3) 5 ay önce ‘Cemaatçi darbe iddiasına gülerim’ diyen CHP’li Çiçek, 15 Temmuz’u anında çözmüş!, https://ilerihaber.org/icerik/5-ay-once-cemaatci-darbe-iddiasina-gulerim-diyen-chpli-cicek-15-temmuzu-aninda-cozmus-58719.html, 20 Kasım 2019.

(4) Müyesser Yıldız, “Hulusi Akar Yurtta Sulh Konseyi Başkanı” yazılı belge için bilirkişi ne söyledi, https://odatv.com/hulusi-akar-yurtta-sulh-konseyi-baskani-yazili-belge-icin-bilirkisi-ne-soyledi-09041839.html, 30 Ekim 2019.

(5) Mart ayında darbe planı iddiası, https://www.dunyabulteni.net/arsiv/mart-ayinda-darbe-plani-iddiasi-h37563.html, 20 Kasım 2019.

(6) 14 Mart darbe teşebbüsü ve Hüseyin Çelik, https://www.takvim.com.tr/yazarlar/rasim.ozan/2013/03/14/14-mart-darbe-tesebbusu-ve-huseyin-celik, 30 Ekim 2019.

(7) İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek:DÖRT YIL ÖNCE YAZILAN DARBE İDDİANAMELERİ, http://vatanpartisi.org.tr/genel-merkez/haberler/isci-partisi-genel-baskani-dogu-perincek-dort-yil-once-yazilan-darbe-iddianameleri-6899, 9 Kasım 2019.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *