15-16 Temmuz 2016’da TCG FATİH’te Seyirde Yaşadıklarım
7-9 Temmuz 2016 Perşembe-Cumartesi Ramazan Bayramı idi. 11 Temmuz’da Bayram Tatilinden döndük. Bayramdan hemen sonra yoğun bir hafta başlamıştı. 12-14 Temmuz arası eş gemi ve tecrübe seyri ile limanda ve seyirde Harekâta Hazırlık Denetlemesi vardı. O dönemde TCG FATİH fırkateyninde Kurmay Binbaşı rütbesinde Harekât Subayı idim. Yeni tayin olan İkinci Komutan henüz gemiye katılmadığı için İkinci Komutanlığa da vekâlet ediyordum.
İsmail GÜLMEZ, KHK’lı ihraç Binbaşı
Köprüüstünden Gelen Telefon
7-9 Temmuz 2016 Perşembe-Cumartesi Ramazan Bayramı idi. 11 Temmuz’da Bayram Tatilinden döndük. Bayramdan hemen sonra yoğun bir hafta başlamıştı. 12-14 Temmuz arası eş gemi ve tecrübe seyri ile limanda ve seyirde Harekâta Hazırlık Denetlemesi vardı. O dönemde TCG FATİH fırkateyninde Kurmay Binbaşı rütbesinde Harekât Subayı idim. Yeni tayin olan İkinci Komutan henüz gemiye katılmadığı için İkinci Komutanlığa da vekâlet ediyordum.
15 Temmuz 2016’da Heybeliada’da bulunan Deniz Lisesi’nin mezuniyet törenine iştirak etmek maksadıyla Heybeliada önlerine demir atmak üzere 05.46’da Gölcük’ten avara ederek seyre çıktık. Dört gemiden oluşan birliğin komutanı 2’nci Hücumbot Filotillası Komodoru Deniz Kurmay Kıdemli Albay Levent Kerim Uça idi. TCG YAVUZ gemisinde bulunuyordu. Törene iştirak eden gemiler TCG YAVUZ ve TCG FATİH fırkateynleri ile TCG KALKAN ve TCG İMBAT hücumbotları idi.
Gün boyu Heybeliada önlerinde kaldık. Tören bitip, törene katılan amiraller adadan ayrıldıktan sonra biz de (TCG FATİH) 19.37’de TCG YAVUZ ile birlikte demir alarak Gölcük’e intikale geçtik. Daha sonra hücumbotlar da demir alarak bizden ayrı, iki gemi halinde intikal ettiler. Normalde komodor hücumbotlara bizden önce demir alma emri vermişti. TCG KALKAN, 19.20’de demir viraya başlamış, ancak demiri takıldığı yaklaşık 40 dakika manevra yapmak zorunda kalmış, ancak saat 19.56’da demir kurtulmuş ve vira etmişti. TCG İMBAT da onu beklemiş, sonrasında ikisi birlikte bizim arkamızdan Gölcük’e intikale geçmişlerdi.
O gün sabah çok erken seyre çıktığımızdan ve gün boyu selamlama maksadıyla köprüüstünde kaldığımdan çok yorgundum. Saat 21.00 civarı dinlenmek için kamaraya gittim. Saat 21.40 civarı köprüüstünden telefon geldi. Arayan Vardiya Amiri Silah Subayı Yüzbaşı Murat MALKOÇOĞLU’ydu. Gölcük’te terör saldırısı ihbarı alındığını, 2’nci Hücumbot Komodoru Alb. Levent Kerim Uça’nın geminin geri dönerek Marmara’da travers (karakol) yapması emrini verdiğini, bilgi vermek için aradığını söyledi. Dilburnu’na, yeni yapılmakta olan Osman Gazi Köprüsü’ne çok az kala 2’nci Hücumbot Komodoru tarafından İmralı kuzey / kuzeydoğusunda yer alan Marmara Eğitim Sahalarına ilerlememiz emredilmişti.
Terör ihbarı nedeniyle geminin geri döndüğünü haber alınca Köprüüstüne çıktım. TCG YAVUZ ile birlikte batıya, Gölcük’ten aksi istikamete dönmüştük. Hücumbotlar ise Değirmendere önlerindeydiler. Levent Kerim Uça geri dönmelerini emrettiğinde Gölcük Limanına 10 dk. sonra aborda olabilecek durumdaydılar. Hatta eğer TCG KALKAN’ın demiri takılmasaydı, yaklaşık yarım saat önce limana aborda olmuş olacaklardı.
Terör Saldırısı
15 Temmuz 2016’dan önce, bir aydan uzun bir süredir terör saldırısı ihbarı alıyorduk. MİT’ten deniz kuvvetlerinin ülkenin çeşitli yerlerindeki gemilerine terör örgütleri tarafından saldırı gerçekleştirilebileceğine yönelik ihbarlar geliyordu. Bu ihbarlar sonrasında olağanüstü güvenlik tedbirleri almaya başlamıştık. Normalde SARI olan güvenlik alarm durumu, MİT’ten ilk terör saldırısı istihbarat mesajının geldiği 11-12 Haziran 2016 hafta sonundan beri Güvenlik alarm durumu TURUNCU’ya çıkarılmıştı. En yükseği KIRMIZI (Saldırı gerçekleştiğinde bu kod kullanılır) olan alarm durumlarının ikincisi TURUNCU idi (Terör saldırısı gerçekleşmesi muhtemel yani yüksek olasılıklı anlamına geliyordu).
Ayrıca 15 Temmuz 2016’dan önceki yaklaşık son bir yıl içerisinde tam 15 tane büyük terör saldırısı gerçekleşti. Bu saldırılarla toplam 331 vatandaşımız can verdi, 1300 civarında vatandaşımız da yaralandı. (Detaylar için bkz.) 15 Temmuz öncesinde son bir yılda Türkiye’de ortalama ayda yaklaşık 2, son zamanlara bakacak olursak Mayıs ayında 5, Haziran ayında 3 tane büyük terör saldırısı gerçekleşmişti. Bizim gemilerimize de saldırı gerçekleştirileceğine dair MİT’ten ihbar mesajları geliyordu. Bu nedenle gemilerdeki personel, sabotaja karşı korunma (gemiye saldırı olduğunda personeli ve gemiyi koruma) konusunda zaten diken üzerindeydi. Dolayısıyla terör saldırısı ihbarı gelince hiç şaşırmadım.
Bu arada, Haziran ayında MİT’ten gelen ilk ihbar mesajında dikkat çekici bir husus vardı. Mesajda Deniz Kuvvetleri yüzer birlikleri ile ilgili olarak “Gebze, Marmaris, Foça ve Çanakkale’de bulunan donanma gemilerine terör saldırısı düzenlenebileceği ihbar edilmiştir.” deniyordu. Diğer yer isimlerinden tam emin değilim. Yani mesela, Marmaris mi yazıyordu, Muğla mı, Aksaz mı tam hatırlamıyorum ama Gölcük yazmadığını bunun yerine Gebze yazdığını çok net hatırlıyorum. MİT’in Gebze’de askeri gemi olmadığını bilmemesi mümkün olamayacağına göre metne Gebze yazılması ilginçti. Hatta Albay Levent Kerim Uça’nın emri sonrası Marmara’ya geri dönüp Gebze önlerinden geçerken “Şuradan bir an önce geçsek” diye içimden geçirdiğimi hatırlıyorum.
15 Temmuz akşamı saat 21.40 sularında köprüüstünden telefon gelmiş, Gölcük’te terör saldırısı ihbarı yapıldığı için Gölcük’e gitmek yerine Komodor Levent Kerim Uça’nın emriyle Marmara’ya geri döndüğümüzü öğrenmiştim. Bunun üzerine köprüüstüne (gemiye kumanda edilen yer) çıktım.
Köprüüstünde Neler Oldu?
Gemi 2’nci Hücumbot Komodoru Levent Kerim Uça’nın verdiği emir sonucu Gölcük’e intikalini kesmiş ve yine komodorun emriyle Marmara Eğitim Sahalarına intikale geçmişti. Komutan ve 4-5 subay sancak kırlangıçta konuşuyor, cep telefonlarına bakıyorlardı.
Sosyal medyada herhangi bir bilgi olup olmadığına bakanlar vardı. Subaylar merak ve endişe içindeydiler. Telsizden, Gölcük’ten avara eden gemilerin personelinin belli belirsiz sesleri geliyordu.
Kırlangıçta cep telefonumla eşimi aradım. Gölcük’te terör saldırısı ihbarı alındığını, lojmanlara da saldırı olabileceğini, hemen çocukları da alıp lojmanlar dışında oturan bir arkadaşının evine gitmesini söyledim. Gemiye herhangi bir saldırı olması durumunda terörist unsuru erken tespit edebilmek için köprüüstünde gözcülere ve vardiya subaylarına, Savaş Harekât Merkezi’nde radar astsubaylarına dikkatli gözcülük yapmalarını söyledim.
İskele vardiya nöbetçiydi. Ben sancak vardiyadaydım. Çok yorgun olduğumdan ve gece vardiyayı teslim alacağımdan dolayı dinlenmek üzere aşağıya indim. Vardiyaya tekrar geldiğimde İmralı kuzeydoğusunda, M-28 nolu sahada idik. Gemi Komutanı, Deniz Kurmay Yarbay Mehmet Ali YAĞIŞ saat 03.30 civarı TCG YAVUZ’a yaklaşın emrini verdi. Sürat artırarak TCG YAVUZ’un 1-2 mil mesafesinde takip etmeye başladık.
Saat 05.30 sıralarında Gölcük İşaret İstasyonu Halat 8, muhtemelen askeri kanal Poyraz 14’ten “Umuma umuma, burası Halat 8, ikinci bir emre kadar Gölcük Limanına girmek yasaktır, giren gemiler üzerine ateş açılacaktır.” şeklinde bir anons yaptı.
Saat 07.00’a kadar TCG YAVUZ’u takip ettik, saat 7’de komutan genel anons devresinden tüm personele “Geminin seyir emniyeti ve güvenliği ile gemi içi huzur ortamının muhafazasının öncelikli görev olduğu, milletin ve devletin emaneti olan TCG FATİH fırkateynine ve ülkeye sadakatin bir vatan borcu olduğu ve gemideki tüm personele sorumluluk yüklediği, mevcut durum itibariyle hâlihazırdaki emniyet ve güven ortamının muhafaza edilerek Marmara Denizi eğitim sahalarında ikinci bir emre kadar karakola devam edileceği”ni belirten bir anons yaptı.
Daha sonra ben vardiyayı teslim ederek istirahate ayrıldım. Saat 12.30 civarında tekrar kalkarak köprüüstüne çıktığımda gemi Gölcük Limanına intikale geçmişti. Önümüzde TCG YAVUZ vardı. Önce TCG YAVUZ, sonra biz 16 Temmuz 2016 saat 14.00’te Gölcük Limanı Poyraz Rıhtımına aborda olduk.
NOT: Bu yazıda 15-16 Temmuz 2016’da yaşadıklarımı yorum katmadan anlattım. Bir sonraki yazıda anlattıklarımı yorumlayacağım.
İsmail GÜLMEZ, KHK’lı ihraç Binbaşı